Bloğuma hoşgeldiniz güzellikler.....




24 Aralık 2012 Pazartesi

LİFTİNG ETKİLİ MASKE

Özellikle yanaklarında , gıdı bölgesinde ve boyunda cilt sarkması olanlar için ideal maske.Kullanımı kolay.Düzenli kullanım sonucunda oldukça iyi sonuçlar alınır.Gece kremi ve serumları üzerine takılarak kullanıldığında daha erken sonuç verir.Haftada 3 kez bir gün ara ile kullanılır.Gece uygulamalarında 2- 3 saat ciltte kalması yeterlidir.İstenirse tüm gece de kalabilir..



ayrıntılı bilgi ve siparişler için buradan ulaşabilirsiniz.  
eminekobas@yahoo.com 


22 Aralık 2012 Cumartesi

KOLLOJEN SIKIŞTIRILMIŞ KAĞIT MASKE


Tüm maske uygulamalarında kullanılabilen ürün.İster evinizdeki maske bakımlarına ilave edin, isterseniz sadece bu maskeyi çok az bir sıvı içinde yüz şeklini almasını sağladıktan sonra kullanın..Çok farklı maske tarifleri ile kullanabilirsiniz.Tüm cilt sorunlarına çözüm olacak formülleri maskeyi satın alanlara ,kargo içinde göndereceğim..
eminekobas@yahoo.com
554 652 9789
sabunkursu@groups.facebook.com
http://www.facebook.com/groups/sabunkursu/

21 Aralık 2012 Cuma

KOZMETİK ETKEN MADDE VE KİMYASALLARI


Kozmetik ürünlerin etiketlerinde yazan etken maddeler  ve kimyasalların anlamları

AHA (Alfa-Hidroksit Asit): Çoğu meyvelerden elde edildiği için "meyve asitleri" olarak da adlandırılır. Cilt bakımında güçlü bir yaşlılık önleyicidir. Düşük konsantrasyonlarda, ölü hücreleri yok eder, yumuşak ve taze bir cilt oluşturur. Orta ve yüksek konsantrasyonlarda ise kırışıkların azalması için elastin ve kolajen üretimini uyarır.

ALBÜMİN: Yumurta akında bulunur ve ciltte bir tabaka bırakır.

ALDEHİT: Alkolleri oksitlendirme veya asitleri indirgeme yolu ile elde edilen uçucu bir sıvı.

ALKALİN: Ph değeri 7den büyük olup asit olmayan madde.

ALLANTOIN: İyileştirici ve rahatlatıcı etkileri olduğu söylenen botanik bir madde. Cilt için kullanılan kremlerde kullanılan bir madde.

ALLERGEN (Allerjen): Alerjik reaksiyona neden olan madde.

ALOE VERA: Tahriş önleyici ve rahatlatıcı etkileri vardır. Ancak, aloe değişken bir madde olduğundan, bu yararları için aloe veranın taze bitkisinden veya sıkıca kapatılmış koyu bir kapta soğutularak korunulan saf bir aloe ürününden elde edilir.

ALTHEA: Cilt için yumuşatıcı ve rahatlatıcı etkileri olduğu söylenen bir kök.

AMİNO ASİT: Proteinler amino asitlerden oluşur. Cilt bakım ürünlerinde, pek çok çeşidi bulunan bu madde, su tutucu ajan olarak kullanılır. (Bknz: Protein)

ANTI-ÂGE ÜRÜNLER: Cildin yaşlanma sürecini yavaşlatan ürünler. Yenileyici ve besleyici etkiye sahip olan bu ürünler erken yaşlanmaya karşı cildi güçlendirip korur.

ANTIBAKTERIAL: Özellikle yüzde kusurlar oluşturan bakteriler olmak üzere, her tür bakterinin oluşmasını engelleyen maddeler.

ANTI-CERNE: Göz altı morluklarını, yüzdeki renk farklılıklarını, sivilce ve pürüzleri gizlemek için kapatıcı.

ANTİOKSİDAN: Oksijen, güneş ışını veya herhangi diğer bir kaynağın zararlı etkilerini azaltabilen maddedir. Ancak, antioksidanların kırışıkları önlediği konusunda herhangi bir kanıt yoktur; bunların cilt üzerinde öncelikli etkileri iltihap ve kızarıklıkları azaltmalarıdır. Antioksidanlar birçok bitki özü, vitaminler ve sentetik maddeler içerir.

ANTI-RIDES ÜRÜNLER: Kırışık giderici ürünler. Ciltteki sarkmaları toparlar, cilt tabakalarını derinlemesine yeniler ve kırışıklıkları silikleştirir.

APRÈS-SOLEIL HYDRATANT: Güneş sonrası nemlendirici.

AROMATERAPİ: Bedensel rahatlama sağlamak için vücut bakımında temel yağların kullanılması.

ASKORBİK ASİT: Solüsyon halinde değişken sayılan ve cilt kızarıklığına sebep veren, C vitamininin bir türüdür.

AUTO-BRONZANT: Güneşsiz bronzlaştırıcı.

AZULENE: Alman papatyasından elde edilen ve yatıştırıcı özellikleri olan bir ajan.

B

BARIUM SULPHATE: Kozmetikte beyazlatcı bir ajan olarak kullanılan bir mineral. Cildi tahriş etme olasılığı vardır.

BENTONITE: Kozmetikte emici olarak kullanılan kile benzer bir materyal. Cildin kurumasına sebep olabilir.

BENZEPHENONE-3: "Oxybenzone" olarak da adlandırılır. Güneşin UVB ve bazı UVA ışınlarına karşı koruyucu olarak kullanılan bir ajan.

BENZOIK ASİT: Cilt bakım ürünlerinde kullanılan bir prezervatif (koruyucu). Diğer bazı prezervatif maddelere oranla daha az tahriş edici sayılır.

BENZOYL PEROXIDE: Akne tedavisinde sıkça kullanılan anti-bakteriyel bir madde.

BETACAROTEN: Potansiyel iyi bir antioksidan.

BETA-GLUCAN: Cildin doğal defans mekanizmasını güçlendirdiği rapor edilen ve mayadan elde edilen yeni bir madde.

BETA-HİDROKSİT: Alfa-hidroksitten daha ufak bir molekül boyuna sahip olan arındırıcı bir ajan.

BIOFLAVONOID: Genellikle narenciye bitkilerinden elde edilen ve antioksidan, yatıştırıcı etkileri olan bir madde.

BIOTIN: Diğer adıyla H vitamini. Vücutta, bazı bağırsak bakterileri tarafından üretilen ve suda eriyebilen bir vitamindir. B kompleks grubundan olan bu vitamin metabolizmadaki karbonhidratların, yağların ve amino asitlerin ihtiyacıdır. Yüzeysel uygulamada cilt için yararı bulunmamıştır.

BOTOX: Botulinum toxininin ticari adı. Az miktarlarda kullanılarak belli bir süre için kasları felç ederek kırışıklık ve çizgilerin giderilmesinde kullanılan madde.




CALCIUM ASCORBATE: C Vitamininin bir şekli; yüzeysel veya içilerek kullanımıyla ilgili çok az bilimsel araştırma vardır.

CALCIUM CARBONATE: Kozmetikte emici olarak kullanılır. Günlük kullanımda tebeşir olarak anılır.

CALCIUM GLUCONATE: Kalsiyum vücut için gerekli bir mineraldir. Az da olsa, yapılan araştırmalar yüzeysel uygulamalarda bu mineralin iyi bir iltihap giderici (anti-enflamatuar) ve tedavi edici olduğunu göstermiştir.

CALENDULA: İyileştirici, yatıştırıcı ve antiseptik etkileri olduğu bilinen bir yumuşatıcı. Kuru cildin tedavisinde kullanılır.

CERAMIDES: Ciltte doğal olarak bulunan ve koruyucu bir set oluşturarak su kaybına mani olan madde. Bu madde sentetik olarak da üretilerek cilt bakım ürünlerine katılmaktadır.

CITRONELLA YAĞI: Sabun ve deodorantlarda yaygın olarak kullanılan bir antiseptik. Böcek savar etkisi de vardır.

CONCEALER: Göz altı morluklarını, yüzdeki renk farklılıklarını, sivilce ve pürüzleri gizlemek için kapatıcı.

D

DERMATITIS: Cildin tahriş olması, iltihaplanması.

DHA: Cildin üst tabakalarında bulunan amino asitlerle reaksiyonu sonucu 2-3 saat içerisinde gerçekleşen bir kahverengi ton oluşturur ve her yeni uygulamada renk derinliği sağlar.

DHEA: New England Tıp Gazetesi ‘nin bir haber yayını olan HealthNews’a göre DHEA’nın ağızdan alınmasının faydası hakkında az da olsa araştırmaların bulunduğuna işaret edilse de, birçok nedenden dolayı yararından çok riskleri vardır. Büyük bir olasılıkla "dehydroepiandrosterone" adında kuvvetli bir steroid hormon, yani testesteron ve östrojenin kimyasal bir kuzenidir... DHEA testesterona dönüştürüldüğünden bunu kullanan bazı kadınlarda yüz veya vücut kıllanması olabilir ve eğer 50 yaşlarının altında iseler mensturasyonları durabilir. DHEA’nın ayrıca kalp hastalıkları riskini arttıran HDL (iyi kolesterol) oranını kadınlarda azalttığı da gösterilmiştir. Cilde yüzeysel uygulamada herhangi bir pozitif veya negatif etkisi bulunduğunu gösteren bir araştırma yoktur.

DIHYDROXYACETONE (DHA): Kozmetikte kullanılan kendinden bronzlaştırıcı bir ajan.

DONG QUAI: Düzensiz ay başı veya menopoz sorunlarını tedavi etmek için kullanılan geleneksel bir Çin bitkisi.

E

EAU DE PARFUM: En yüksek konsantrasyonu olan koku. Bu nedenle diğerlerine göre daha pahalıdır.

EAU DE TOILETTE: Konsantrasyonu daha düşük olan koku.

EDTA: Ethylenediaminetetraacetic asitin kısaltılmışı. Bu asit kozmetik ürünlerinde kullanılan bir sabitleyicidir. Belli bir formülün içindeki maddelerin bazı elementlerle (özellikle minerallerle) birleşmesine mani olarak ürünün su gibi maddelerle karşılaştığında doku, koku ve kıvam gibi istenmeyen değişikliklere uğramasını önler.

EGZEMA: Cildin kızarmasına, kaşınmasına ve kabuklanmasına neden olan bir cilt rahatsızlığı. Nedeni bilinmemektedir. Vücudun herhangi bir yerinde ortaya çıkabilir. Akut veya kronik olarak görülebilen bu rahatsızlık genellikle reçeteli olarak satılan ve harici olarak kullanılan iltihap giderici kremlerle tedavi edilir.

ELASTİN: Cilde esnekliğini veren ana bileşenidir. Güneşin zararları ciltteki elastinin bozulmasına neden olabilir.

ELECTROLYSIS: Saç köklerini eritmek için kullanılan elektrik.

ERGOCALCIFEROL: D Vitamininin teknik adı.

ETHANOL: Alkol

F

FARNESOL: Bitkilerden elde edilen ve kozmetikte öncelikli olarak kokularda kullanılan bir öz. Hayvanlar üzerinde yapılan bazı araştırmaların sonucunda antibakteriyal özellikleri saptanmıştır.

FLORALOZONE: Birçok sentetik koku bileşeninden biri.

FOLİK ASiT: B-vitamin kompleksinin parçasıdır. Ağız yoluyla alındığında iyi bir antioksidan olarak kabul edilir. Bu yararı henüz cilt üzerinde kanıtlanmamıştır.



GOMMAGE: Vücudu ölü hücrelerden arındırma.

GELATİN: Bitki veya hayvanlardan elde edilen ve kozmetikte kalınlaştırıcı ajan olarak kullanılan bir madde.

GİNGKO BİLOBA: Yelpaze biçiminde yaprakları olan bu süs ağacı, kozmetik kullanımda antioksidan, iltihap giderici ve kızarıklık önleyici özellikleriyle öne çıkar.

GLİSERİN: Bitkilerden veya sentetik olarak elde edilen yapışkan bir sıvıdır. Yumuşatıcı, kaygan ve su tutucudur.

GLÜTAMİK ASİT: Buğday glüteninden elde edilen ve cilt için su tutucu özellikleri olan bir amino asittir.

GLÜTAMİN: Bir amino asittir.



HAMİLELİK MASKESİ: Alın, çene ve ağız çevresinde aşırı pigmentasyon nedeniyle oluşan kahverengi lekeler. Genellikle hamileliğin 4. ila 5.ayları arasında görüldüğü için bu adı almış.

HİPOALERJENİK: (Hypoallergenic) Kozmetik sanayiinde ürünün cilt reaksiyonu ve/veya hassasiyetine ve alerjiye neden olmayacağını göstermek için kullanılan bir terim. Ancak, üreticilerin bu iddialarını kanıtlamaları henüz bir standart veya yasaya bağlanmadığından bu tür ürünlerde çok dikkatli olunması gerekir.

HOELEN: Yüzeysel (harici) olarak uygulandığında antibakteriyel, koruyucu, yara iyileştirici ve su birleştirici özellikleri vardır.

HUMECTANT: Su birleştirici ajan.

HYALURONIC ASİT: Cilt bakımı ürünlerinde iyi bir su birleştirici olarak kullanılan cilt dokulsu bileşeni.

HYDRATANT: Nemlendirici.

İ

INOSITOL: Ciltte su birleştirici özellikleri olabilen lesitin bileşeni. Çoğunlukla B Vitaminiyle karıştırılmasına rağmen vitamin değildir.

ISOPROPYL LANOLATE: Lanolinden elde edilen ve kozmetikte kıvam verici ve yumuşatıcı olarak kullanılan bir madde.

IN VITRO: Kelime anlamıyla "camda" anlamına gelir. Biyokimyasal bir işlemin canlı bir organizmada değil de tüp ve benzeri yerde gerçekleştiğini gösterir.

IN VIVO: Kelime anlamıyla "canlıda" anlamına gelir. Biyolojik veya kimyasal bir işlem veya reaksiyonun yaşayan bir hücre, organizma, hayvan veya insanda gerçekleştirildiğini gösterir.

J

JELATİN: Bitki veya hayvanlardan elde edilen ve kozmetikte kalınlaştırıcı ajan olarak kullanılan bir maddedir.

JOJOBA YAĞI: Uçucu olmayan tüm bitki yağlarına benzer bir yumuşatıcıdır.



KAOLİN: Kozmetikte emici özellikleri nedeniyle kullanılan kile benzer doğal bir mineral (alüminyum silikat).

KAPATICI: Göz altı morluklarını, yüzdeki renk farklılıklarını, sivilce ve pürüzleri gizlemek için kapatıcı.

KATRAFAY YAĞI: Tahriş giderici özellikleri olduğu söylenen yumuşatıcı bitkisel bir yağ.

KERATİN: Derinin boynuzsu katmanındaki (üstderinin en üst katmanı) lifsi protein. Keratin, tırnaklarımızın ve vücudumuzdaki kılların en önemli yapısal maddesidir.

KERATOZ: Üst derideki boynuzsu katmanın düzensiz olarak kalınlaşması.

KOENZİM Q10: Cilt bakım ürünlerinde bir antioksidan.

KOLAJEN: Doku hücrelerinin aralarındaki boşlukları dolduran, son derece esnek yapıdaki lifsi protein. Fibroblast denilen özel hücreler tarafından üretilen kolajen, yaşın ilerlemesiyle birlikte esnekliğini kaybetmeye başlıyor.

L

LAKTAT: Kozmetikte yumuşatıcı, kalınlaştırıcı ajan veya yağ olarak kullanılan doğal veya sentetik maddeler.

LAKTİK ASİT: Sütten veya sentetik olarak elde edilir. Cilt hücrelerini bir arada tutan maddeyi kırar ve cilt yüzeyindeki hücreleri bölerek döker.

LANOLİN ALKOL: Alerjiye saf lanolinden daha az neden olduğu sanılan ve lanolinden elde edilen bir yumuşatıcı.

LANOLİN: Koyunların yağ bezlerinden elde edilen bir maddedir. Bazı bünyelerde alerji yaratabilir ancak kuru cilt için çok iyi bir yumuşatıcı olarak kabul edilir.
L-ASKORBİK ASİT: İyi bir antioksidan.

LİPİD: Yağ, yağ asitleri ve sebum içeren, hem bitkiler hem de ciltte bulunan çok çeşitli maddeye denir. Cilt bakım ürünlerinde, bunlar yumuşatıcı ve kalınlaştırıcı ajanlar olarak kullanılırlar.

LİPOZOM: Bir madde değil, bir taşıyıcı sistemdir; bazı maddeleri tutup, cilt tarafından emildikten sonra cilde geçirebilme özelliği vardır.



MAGNEZYUM: Güçlü emici özelliklerinin yanı sıra dezenfektan etkileri de olan bir mineral.

MAGNEZYUM ALÜMİNYUM SİLİKAT: Kozmetikte kalınlaştırıcı bir ajan ve toz olarak kullanılabilen kuru, beyaz bir madde.

MAGNEZYUM ASKORBİL PALMİTAT: C Vitamininden elde edilir ve kuvvetli bir antioksidandır.

MELANİN: Koyu kahverengi pigment. Fazlalığı tenimizin koyu renk, azlığı ise açık olmasını sağlar.

MOISTURIZER: Nemlendirici.


N

NEOPENTANATE: Kozmetikte kalınlaştırıcı ajan ve yumuşatıcı olarak kullanılır.

NYLON-12: Emici ve kalınlaştırıcı ajan olarak kullanılan toz halinde bir madde.

P

PANTENOL: B kompleks vitamininden türetilmiş bir maddedir. Kalın, şurupsu bir yapısı ve nemlendirici özelliği vardır. Yumuşatıcı olarak da kullanılır.

PEELING: Yüzü ölü hücrelerden arındırma.

pH: Çözeltilerin asit, nötr veya alkali olma özelliğini gösteren değer. Organizmamızdaki tüm sıvılar belirli pH değeri taşırlar. Nötr pH değeri 7,0'dır.

PİGMENT: Dokulara gerçek rengini veren madde

R

RETİNOL: A vitamininin daha saf ve asitsiz halidir. Cildi yenileme özelliğine sahiptir.

S
SELF-TANNING: Güneşsiz bronzlaştırıcı.

SERAMİD: Tabii olarak oluşan cilt yağları. Cilt bakımı ürünlerinde kullanıldıklarında, su tutucu olarak faydalıdırlar.

SERBEST RADİKALLER: İç ve dış etkenlerle cilt dokusunda oluşan ve sabit olmayan moleküler parçacıklardır. Serbest radikaller, hücrelere saldırarak yapılarını bozar.

SİLİKAT: Kuvvetli emicilik ve kalınlaştırıcılık özellikleri olan inorganik bir tuz.

SİLİKON: Silisten (kum bir silistir) elde edilmiş bir madde. Eşsiz sıvı nitelikleri silikona kayganlığını verir ve farklı formlarda tende ipek gibi hissedilebilir, yumuşaklık verebilir ve cilt ıslansa bile iyi su tutan bir ajan olabilir.

SİTRİK ASİT: Narenciyeden elde edilir ve ürünlerin pH derecelerinin fazla alkalin olmasını önlemek için kullanılır.


SORBİTOL: Doğal kaynaklardan sentetik olarak elde edilebilir. Kalınlaştırıcı ve kayganlık verici bir ajandır. Gliserine benzer.

SPF ( Sun Protection Factor): Güneş koruma faktörü.

T

TALK: Emici olarak kullanılan toz halinde mineral ve preslenmiş veya toz halinde olan çoğu pudranın bazı. Talk çoğunlukla eleştirilen ve kullanılmaması önerilen kozmetik maddelerindendir. Bunun asıl nedeni 1990larda yayınlanan araştırmalarda talkın vajinal kullanımlarda yumurtalık kanserini artırma riskidir. Ancak kozmetik kullanımda talkın böyle bir risk faktörü yoktur.

TİTANYUM DİOKSİT: Kozmetikte kalınlaştırıcı, beyazlaştırıcı, yağlayıcı ve güneş ışınlarını kesici bir madde olarak kullanılan bir mineraldir. Cildi UVA ve UVB radyasyonundan korur ve cildi tahriş etme riski yoktur.

TRİGLİSERİT: Kozmetikte yumuşatıcı ve kalınlaştırıcı ajan olarak kullanılır.

V

VİTAMİN A: İyi bir antioksidan.

VİTAMİN C: İyi bir antioksidan.

VİTAMİN D: Antioksidan.

VİTAMİN E: Bazı insanlarda alerjiye neden olabilmesine rağmen en güvenilir antioksidanlardandır.

VİTAMİN K: Kozmetikteki ana kullanımı göz çevresindeki halkaların koyuluklarını ve yüzeysel kılcal damarların görünümünü azaltmasıdır. Buna rağmen K vitamininin cilt bakımının herhangi bir evresinde işlevsel olduğunu kanıtlayan bağımsız bir araştırma yoktur.

Y

YEŞİL ÇAY: Tahriş önleyici , onarıcı özellikleri de olan bir anti-oksidan.

YAĞLAR: Yağ, yağ asitleri ve sebum içeren, hem bitkiler hem de ciltte bulunan çok çeşitli maddeye denir. Cilt bakım ürünlerinde, bunlar yumuşatıcı ve kalınlaştırıcı ajanlar olarak kullanılırlar.

Z

ZEDOARİ YAĞI: Cilde tahriş edici etkileri olan kokulu bir yağ. Buna rağmen, bu yağın antioksidan ve tahriş/iltihap giderici etkileri olduğunu gösteren çalışmalar da vardır.

ZEOLİTE: Kozmetikte emici olarak kullanılan mineral gruplarından biri. Kanseri önleyici etkileri olduğu da söylenmektedir.

20 Aralık 2012 Perşembe

NEDEN ORGANİK VE DOĞAL SABUN

Karlı , yağmurlu, kışın en soğuk günlerinden merhaba.Size bu gün günde en az 3 kez elimizden düşürmediğimiz bir temizlik malzemesinden bahsedeceğim..Yüzyıllardır en temel temizleme aracı olan sabundan konuşacağız.

Piyasada sabun olarak adlandırılan sanayi ürünü temizlik maddelerinin bir çoğunun içerdiği kimyasallardan dolayı Avrupa’da cildi tahrip eden sentetik deterjan olarak adlandırılıyor olması ve istatistiki bilgilere dayanarak 70 yaşındaki bir insanın bebekliğinden itibaren ortalama 35kg deterjanı vücuduna depoladığı düşünülürse ve ilerleyen süreçte her iki kişiden birinin kansere yakalanma riskinin %80 artacağı göz önünde bulundurulduğunda, kansorejen maddelere karşı dünyaca açılan savaşta organik temzlik ürünlerine olan rağbet kesinlikle yadsınamayacak büyüklüktedir.

Soğuk sabunların,sanayi tipi  sabunlara kıyasla temizleyici, besleyici ve nemlendirici üstünlükleri bilimsel olarak kabul görmüştür. Soğuk proses  tekniği ile Butik tarzı üretilen bu sabunlar Lipoo olarak adlandırılan tamamı yenebilir bitkisel yağların sabunlaştırılması ile üretilmektedir. Buna bağlı olarak çevreye zararlı hiçbir atık madde içermemesi soğuk sabunu dünya da son yıllarda hızla önem kazanan çevre faktörlü temizlik ürünleri arasında en popüler ürün kategorisine taşımıştır...

Sabun, sodyum hidroksit aracılığıyla yağ ve sabun arasında gerçekleşen bir reaksiyondur.Piyasadaki sabunlardan farklı olarak, doğal sabunlarda sentetik katkı maddesi yoktur. Doğal sabun çeşitli bitkiler, bitki suları, süt ve süt tozları, ezilmiş tohumlar, turunçgillerin kabukları, meyve, sebze gibi doğal katkı maddeleri içerebilir. Doğal sabunda sadece cilde yararlı, cildi besleyen katkı maddeleri olmalı. Bu sabunlar eğer herhangi bir renk içeriyorsa bu mutlaka tamamen doğal kaynaklardan elde edilmiş olmalı.


Doğal sabunu piyasadaki diğer sabunlardan daha iyi kılan şey doğal sabunların cildi kurut mamasıdır. Kaliteli yağlardan yapıldığında (örneğin sızma zeytinyağı), doğal sabun daha çok gliserin içerir. Sabun daki gliserin nemlendirici olarak görev yapar. İçerdiği yüksek oranda kaliteli yağların yanında, doğal sabunu diğerlerinden ayıran bir başka özellik de soğuk pres bitki yağları, süt ve bunun gibi eklenen diğer maddelerin de sabunun nemlendirme özelliğini artırması.
Tüm bu bilgilerden sonra hala sanayi tipi temizleme ürünü kullanmaya devam eder mi siniz ?


İşte Denizli Rotaract Kulübü üyeleri hayır dediler.Biz bundan sonra kendimize özel doğal temizlik ürünlerimizi kendimiz üreteceğiz.Ve ilk organik ve doğal sabun eğitimlerini aldılar..

İLETİŞİM İÇİN
  • 554 652 9789